Konuşmasına torba yasa üzerine değerlendirmelerde bulunarak başlayan Karatutlu, emeklilere verilen 14 bin liralık zammın yetersizliğine ve iktidarın bu durumu halka nasıl sunmaya çalıştığına dikkat çekti.

Sağlık Bakanlığının sürekli yönetmelikler yayımlayarak sağlık sistemini düzeltmeye çalıştığını ancak uygulamada hiçbir sonuç alınamadığını belirten Karatutlu, “Bakanlık, her geçen gün yeni bir genelgeyle günü kurtarmaya çalışıyor ancak sahadaki sorunları görmezden geliyor” dedi.

Son yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliği’ne atıfta bulunan Karatutlu, Türkiye’de yaşanan sağlık krizinin sadece kağıt üzerinde yapılan düzenlemelerle çözülemeyeceğini vurguladı. Afyon’da bir vatandaşın serum sonrası hayatını kaybettiğini hatırlatan Karatutlu, sağlık sisteminin ciddi denetim eksiklikleriyle karşı karşıya olduğunu belirtti.

Karatutlu: “Türkiye’de anafilaksi nedeniyle her yıl yaklaşık bin ila 2 bin kişi hayatını kaybediyor. Siz farkında bile değilsiniz, çünkü sağlık sisteminizde denetim yok, altyapı eksik, liyakatsiz atamalar var. Bugün Kartalkaya’da yaşanan faciada 78 kişinin hayatını kaybetmesini konuşuyoruz, ama her yıl sağlık sisteminin hataları nedeniyle binlerce kişi hayatını kaybediyor. Peki, bunları konuşan var mı?” diyerek hükümetin sağlık alanındaki ihmallerini gözler önüne serdi.

Konuşmasında sağlık alanındaki denetimsizliklere vurgu yapan Karatutlu, “Ankara’da sarı serum merkezleri var, adresleri belli, telefonları belli ama Sağlık Bakanlığı yalnızca genelge çıkarmakla meşgul” diyerek merdiven altı sağlık uygulamalarının denetlenmemesine tepki gösterdi.

Konuşmasının sonunda sağlık sisteminin kağıt üzerinde yapılan değişikliklerle düzelmeyeceğini vurgulayan Karatutlu, hükümetin yönetim anlayışının sağlık alanındaki başarısızlığın temel nedeni olduğunu söyledi.

Karatutlu, “Bu yönetim anlayışıyla sağlıkta hiçbir şeyi düzeltemezsiniz. Sağlık bir kağıt işi değil, sahada yönetilmesi gereken bir sistemdir. Hasta güvenliğini sağlamadan, denetimleri artırmadan, liyakatsiz atamaları durdurmadan hiçbir iyileşme olmayacaktır” diyerek hükümeti sorumluluk almaya davet etti.