Çocuk haklarının yalnızca hukuki bir alan olarak görülmemesi gerektiğini, aynı zamanda toplumsal vicdanın da göstergesi olduğunu belirten Esen, “Çocukları koruyan, suç oluşmadan önleyen ve onlara güven veren bir sosyal hizmet ve adalet sistemi olmadan toplumsal barıştan söz edilemez. Baroların hazırladığı raporlar ve öneriler, Meclis’te yapacağımız kanun teklifleri için bize ışık tutacak, önemli bir rehber olacak” dedi.

Toplantıda, Elif Esen’in koordinasyonunda hazırlanan üç kanun teklifine ilişkin görüş alışverişi de yapıldı. Bu tekliflerin; çocuk izlem sisteminin güçlendirilmesi, çocuk koruma mekanizmalarının bağımsızlaştırılması ve suça sürüklenen çocukların rehabilitasyonu ve topluma kazandırılmasına yönelik hükümler içerdiği belirtildi. Esen, partiler üstü bir anlayışla oluşturulan diğer öneli ayakları sivil toplum, akademi ve baro temsilcileri olan Çocuk Hareketi’nin bu sürece çok önemli katkılar sunduğunu ve barolarla iş birliğini sürdüreceklerini ifade etti.

Esen “Çocukların haklarını korumak siyaset üstü bir sorumluluktur. Çocukların üstün yararı korunarak, eşit hak ve fırsatlara erişimleri sağlanarak büyümeleri için hep birlikte çalışacağız. Barolar bu ağın önemli bir unsuru, sivil toplum ve yasama organı arasında kurulan bir köprü. İşte bu köprü de gelecekte daha güçlü bir çocuk adalet sisteminin temelinin önemli bir desteği olacak” ifadeleriyle sözlerini sonlandırdı.